Jean-Luc Godard’ın Notre musique (2004) Filmini Hobbes Üzerinden Okumak

“Eğer gücümüz sonu gelmez bir yıkım gücüne ulaştıysa imgeleri maddeleştiren, rüyaları açığa çıkaran, anıları güçlendiren, sonu gelmez yaratma gücü yaratan bir devrim yapmak zorundayız.” Jean-Luc GODARD / (Notre musique, 2004) Godard’ı incelemekten kasıt sadece kavramaya, anlamaya çalışmaktır. Kendi bilgimin Godard’ı yahut herhangi bir eserini tam manasıyla incelemeye yetmeyeceği aşikâr olduğundan tek bir film merkezinde Godard’ın […]

Shaun the Sheep (2015): Koyunlar Üzerinden Bir Şehir Parodisi

Toy Story’den bugüne 1995 yılında Pixar’ın yarattığı Toy Story ile bilgisayar destekli animasyon filmlere ilgi artmış, animasyon sektöründe bir atak yaşanmıştı. Pixar’ın bu başarısının ardından birçok bilgisayar destekli animasyon vizyona girmiş, Shrek (2001), Monsters (Sevimli Canavarlar, 2001), Ice Age (Buz Devri, 2002), Brother Bear (Ayı Kardeş, 2003), Finding Nemo (Kayıp Balık Nemo, 2003), Happy Feet […]

Bir Terhisin Ertesi: Full Metal CEKET

Çıraklık: Çıra gibi Yanmayı Gerektiren Önce ceketimi giydim evden ayrılmadan. Annelerin telkinleri kapı önünden başlar. Sıkı giyinmek gerek. Kafamda henüz izlemediğim ve yaşı benden büyük bir film dönmekte: Stanley Kubrick imzalı Full Metal Jacket (1987). Fakat onu daha sonra izleyeceğim. Şimdi bir rüyanın gerçek bir hayat gibi başlayarak kendi içinde bölündüğü evrelere tanıklık ettiğim, askerliğe […]

Farklı Yöne Dönen Pedallar: Wadjda (2012) ve Le gamin au vélo (2011)

Bu yazı, ortak imgesi bisiklet olan Wadjda (Vecide, 2012) ve Le gamin au vélo (Bisikletli Çocuk, 2011) filmlerini ele alacak. Fakat filmlerdeki bisikletlerden biri sürdükçe geriye doğru gidiyor, diğerinin ise nereye gittiğini henüz süren kişi bile bilmiyor. Arabistan’ın bir kadın yönetmen tarafından yönetilen ilk uzun metrajlı filmi olan Wadjda’daki akıllı ve asi kız Vecide bir yanda, […]

Kimlik Arayışı ve Ait Olmak: 37. İstanbul Film Festivali (Bölüm 2)

Geçtiğimiz Nisan ayında düzenlenen 37. İstanbul Film Festivali’nde izlediğim, karakterleri kimlik arayışı, ait olmak ve kök salmak temalarıyla şekillenen filmleri listelemeye devam ediyorum. Disobedience (yön: Sebastián Lelio, 2017) Bir önceki filmi Una Major Fantástica (2017) ile Oscar da alan Sebastián Lelio’nun ilk İngilizce çalışması olan Disobedience, yaşadığı aşırı muhafazakâr Yahudi cemaatinde sıkışıp kalmış iki kadının […]

Bu Hikâyede Sen Varsın: Zamanın Kanatları – 2

Sorulacak bir sorumuz varsa, keskin kadın ve erkek ayrımının zaman ve mekân içinde ne kadar geçerli olduğu olabilir. Kesin konuşmuyorum, ne kadar kesin konuşursam hata payım o kadar büyüyecek sanıyorum, konu ince. Sözler kalın olmamalı, paydaya eklenen bir tebessüm gibi olsun her cümle. Bebeklerle büyüyecek bebekler tahayyül ederken arabalardan inmeyen bir kız çocuğu görebiliyoruz; kavgadan […]